Gerçek Anlaşılınca

* Bir kısım insanlar, bütün uyarılara rağmen buradan heybelerine hiçbir şey almadan gidecek, bazısı az bir şeyle yetinecek, çok az bir kısmı da emre itaatin verdiği rahatlıkla huzura çıkacak.
***

Zülkarneyn Aleyhisselam, bir sefer esnasında gece yolculuk yaparken ordusuna:

- Ayağınıza takılan şeyleri toplayın, diye emir verir.

Ordu bu emri duyunca, içlerinden bir grup:

- Çok yürüdük, çok da yorgunuz. Gecenin bu vaktinde bir de ayağımıza takılan şeyleri toplayarak kendimize ağırlık yapamayız, diyerek hiçbir şey toplamamışlar.

İkinci grup ise;

- Madem komutanımız emretti, az da olsa bir şeyler toplayalım, emre muhalefet etmeyelim, diyerek az bir şey toplamışlar.

Üçüncü grup daha itaatkar bir tavırla; “Komutanımız bir şeyi boşuna emretmez. Yapılmasını istiyorsa mutlaka bir hikmeti vardır.” diyerek heybelerini ağzına kadar doldurmuşlar.

Ertesi sabah uyandıklarında şaşkınlıktan gözleri faltaşı gibi açılmış. Zira komutanlarının toplamalarını istediği şeyler altın, zümrüt ve mücevher benzeri şeylermiş.

Bu örnek bize ahirette karşılaşacağımız manzarayı hatırlatıyor. Bir kısım insanlar, bütün uyarılara rağmen buradan heybelerine hiçbir şey almadan gidecek, bazısı az bir şeyle yetinecek, çok az bir kısmı da emre itaatin verdiği rahatlıkla huzura çıkacak.

Evet, O (cc) emrediyorsa, bir hikmeti vardır.